Şükür Vazifemizi Yerine Getirebiliyor muyuz?
Yaptığımız ibadetlerle Cenâb-ı Hakk’ın bize lûtfettiği varlık, insaniyet, İslâmiyet gibi küllî nimetlerden ve akıl, hâfıza, göz, kulak gibi cihazattan kat-ı nazar, sadece elle yemek yemenin dahi şükrünü yerine getiremeyiz. Şöyle ki:
Farz-ı muhal olarak, insanlar bu dünyaya gelmeden önce kendilerine: “Eğer rızkınızı ağzınızla yerden toplarsanız, hiç ibadet etmeyeceksiniz. Yok eğer rızkınızı elinizle yerseniz, her gün beş vakit namaz kılacaksınız.” şeklinde bir teklifte bulunulsaydı, hiç tereddütsüz bütün insanlar ibadet etmeyi kabul edeceklerdi.
Bu hâle göre bizler, yaptığımız ibadetlerle nazarımıza çarpmayacak kadar ehemmiyetsiz gördüğümüz bir nimetin dahi şükrünü edâ edemiyoruz. Nerede kaldı bunlarla ebedî cenneti bihakkın kazanabilmek!..