AVİZE
Dolmabahçe Sarayı’nı ziyaret etmiştim. Yerli ve yabancı turistler başlarını kaldırmış, kubbeyi hayretle seyrediyor, bir yandan da can kulağı ile rehberi dinliyorlardı. Bu hâl merakımı celbetti. Öğrendim ki, Dolmabahçe Sarayı’nın ve kubbesinin dünyada emsali yokmuş. Orada, yabancı turistlerin dikkatini çeken bir de avize vardı. Avizeyi Rus Çarı hediye olarak göndermiş; avize 4,5 ton ağırlığında ve çok sanatkârâne yapılmış, ama aydınlatmada kullanılmıyor.
Orada bulunanlara dedim ki:
“Yahu bu nasıl bir anlayış. Bu sarayın kubbesi şu muhteşem gök kubbeden ve şu yanmayan avize, güneşten daha mı san’atlı ve daha mı azametli ki, bunu temaşa etmek için uzak yerlerden geliyorlar da milyarlarca senedir yanıp sönmeyen ve söndürülmeyen o ilahî avizeye hayret etmiyorlar?”
Yine sordum; “Kâinat sarayının lambası olan şu güneş 4.5 ton gelmiyor mu ki, bu adamların nazar-ı dikkatini çekmiyor?”