Ruh Nedir?

Ruhun Vüs’ati

Ruhun vüs’at ve ihatasının iki cephesi vardır: Bir cephesini batınî duygular, diğer cephesini zahiri duygular teşkil eder. Ruh, batınî duygular vasıtasıyla öyle bir vüs’at teşkil eder ki, kâinat bile ruhun bu keyfiyeti yanında küçülür, mazruf olur. Bu vüs’ate sahip bir ruh, 

“Bâzan kâinatı ihata etmekle kucağına alır. Bâzan dâire-i imkândan çıkar, en yüksek bir dâireye müdahaleye çalışır. Yâni, o kadar yükseğe çıkar ki, Vâcibü’l-Vücûd’u görmeye çalışır. Hattâ kâinatı misafireten getirir, akıl odasında misafir eder.”15

Her cihetten gelen sadâlara bir santral gibi karşılık verir. Kâinat, hayat ve ruh gibi büyük muammaları çözmeye çalışır. Âlemin menşeini ve hilkatin sırrını araştırır.

Ruh, ikinci cephesiyle, yâni, zahirî duyguları ile haricî âleme açılır. Renkler âlemine gözler vasıtasıyla; kokulara burun vasıtasıyla; sesler âlemine kulak vasıtasıyla; tadlara dil vasıtasıyla vâkıf olur. Bediüzzaman’ın ifadesiyle,

“Göz bir hassedir ki, ruh bu âlemi o pencere ile seyreder.”16

Evet, ruh, göz vasıtasıyla şu Kâinat Kitabı’nın mütalâacısı, araştırıcı ve inceleyicisi ve Allah’ın sıfatlarının tecellîsinin bir seyircisi olur. Cenâb-ı Hak, çatı-misâl kaşlarla muhafaza altına alıp, kirpiklerle süslediği gözleri, zarâfetli bir san’atla yaratmıştır. Ruh, bu nazenin uzuvları gece perdeleri gibi açıp kapayarak âlemi seyreder, renklerin letafetini tadar.

Öte yandan, ruh, dildeki tad alma duygusu ile rahmet hazinelerini ve Kudret-i Sâmedaniyye  matbahlarını teftiş eden mahir bir nazır ve şâkir bir müfettiş olur. Bir saraydaki vezirlerin, sultanlarına karşı, iç ve dış münasebetleri te’sis etmeleri gibi, his ve duygular da, ruhun vüs’atli tasarrufuna vesile olurlar.

Dipnotlar:

15. Mesnevi-i Nuriye.
16. Sözler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu