Bediüzzaman'ı Nasıl Tanıdım?

İlk Hocam Mustafa Necati Efendi’den Dinlediklerim

Tahsil hayatımda ilk hocam Mustafa Necati Efendi’dir. 1941’den 1946’ya kadar tedrisatıma onun yanında devam ettim.

Mustafa Necati Efendi1, Bediüzzaman’ı çok takdir ederdi. Sohbetlerinde O’nu her zaman hürmetle yâdeder, zekâsının deha derecesinde olduğunu söylerdi. Bediüzzaman Hazretlerinin Cihan Harbi sırasında cephede, düşmanla harb ettiği esnada yazmış olduğu İşâratü’l-İ’caz adlı eserinden zaman zaman bize pasajlar okur, izahlarda bulunur ve derdi ki:

Bu, Kur’an’ın îcaz2 ve i’cazını3 çok beliğ ve bedi’ bir üslûpla beyan eden hârika bir eserdir. Bediüzzaman bu eserinde Kelâm-ı İlâhî’nin şimdiye kadar keşfedilmemiş definelerinden birçok esrarı keşfetmiş ve Kur’an’ın belagat ve fesahatini izah sadedinde yepyeni bir mecra açmıştır. Böylece, ehli ilme bir hazine, bir menba-ı hakâik, bir servet bahsetmiştir.”

Dipnotlar:

1 Mustafa Necati Efendi, iyi bir terbiye ve tahsil görmüş olup, takva ve edeb sahibi bir alimdi. Şer’i Şerife son derece riayetkârdı. Azmi ve cesareti fevkaledeydi. Medreselerin kapatıldığı, ezanların yasklandığı o mutlak istibdad devrinde bile tedrisatını ara vermek sizin devam ettirmiştir.

2 İcaz: Az sözle çok mana ifade etmek.

3 İ’caz: Acze bırakmak, acze düşürmek. Taklidinin mümkün olmaması.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu