Medeniyet Fenleri ve Değer Hükmümüz
Sâni-i Kerîm’in insana taktığı göz, kulak, dil gibi enfüsî nimetler, zâtında güzeldirler. Fakat bu nimetler, Allah’ın (C.C.) rızası hilâfına kullanıldığında insanı cehenneme götüren birer azab âleti olurlar.
Medeniyet fenleri ve bu fenlerin semereleri, Cenâb-ı Hakk’ın insanlara, hemcinslerinin eliyle, ihsan ettiği afakî nimetlerdir. Bu nimetler de, müsbet istikamette kullanıldıkları takdirde beşeriyet için hem dünyevî, hem de uhrevî nimet olabildikleri halde, nefis hesabına kullanıldıklarında beşeriyetin başına belâ olurlar. Meselâ, bunlardan birisi radyodur. Nasıl ki insan, bir silahla düşmanını da vurabilir, kendisini de. Mesele silâhta değil, onun kullanış istikametindedir. Aynı şekilde, radyo silâhı bu milletin mânevî ve maddî terakkisine vesile olabileceği gibi, milleti sefil, ahlâksız ve inançsız bir kalabalık haline de sokabilir. Diğer terakki vasıtalarını ve keşfiyatları da bu mizanla ölçebiliriz.